ABD’nin Haritaları, Türk’ün İradesi Karşısında Kağıttır!

Aziz DAĞTEKİN Yazdı


Yurdumuza göz diken emperyalist güçlere en gür cevabımız, 26 Ağustos 1071’de Malazgirt’te, 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da yükselen haykırışımızdır. Bin yıldır Anadolu’nun bağrına nakşedilen hakikat şudur: Bu topraklar, kanla, imanla ve cesaretle kazanılmıştır. Ne masa başındaki pazarlıklarla, ne de kirli oyunlarla teslim edilecek bir vatandır burası.

Bugün, ABD’nin Ortadoğu’da oynadığı sinsi oyunlar, İsrail’in güdümünde faaliyet gösteren taşeron terör örgütleri ve bölgedeki aparatları yine sahnede. Bu oyunların amacı bellidir: Türkiye’yi etkisizleştirmek, İslam dünyasının birliğini bozmak ve kontrol edilebilir küçük devletçikler kurmak. Ama bilmedikleri ya da görmezden geldikleri bir gerçek var: Türk milleti, esareti asla kabul etmez ve asla diz çökmez.

Türkiye, son kırk yıldır bu sinsi oyunlara karşı amansız bir mücadele yürütmüştür. Terör örgütlerine karşı verilen savaşta 40 binden fazla şehit verdik; geride kalan gözü yaşlı analarımız, milletimizin sabrının ve direncinin simgesidir. Ekonomimize yüz milyarlarca dolarlık zarar verilmiş olsa da, Türk milleti vatanından ve bağımsızlığından vazgeçmemiştir.

“Atlarımız aldan, kırdan, yağızdan… Akıncılar kopmuş gelmiş Oğuz’dan…” Bu sözler, bir milletin genetik hafızasını hatırlatır. Çünkü biz, yüzyıllar boyunca Oğuz soyundan gelen yiğitlerin torunları olarak, her çağda hürriyetin ne demek olduğunu kanla ve alın teriyle göstermiştir. Malazgirt’te, Alparslan’ın ordusuyla Anadolu’nun kapısını açarken; Mohaç’ta, Viyana önlerinde; Sakarya’da, Dumlupınar’da, her seferinde aynı ruhla yürüdük: Vatan, millet ve bağımsızlık.

ABD’nin güdümünde, İsrail’in desteklediği PKK’nın devamı olarak faaliyet gösteren YPG’nin Kürtlerle bir ilgisi yoktur. Bu örgüt, bölgedeki Kürtlerin güvenliği ve Türkiye’nin istikrarı için değil, sadece dış güçlerin emelleri doğrultusunda hareket etmektedir. Terörle mücadelede atılacak adımlarda, “Terörsüz Türkiye” projesinin zarar görmemesi için Kürt vatandaşlarımızın da büyük sorumluluklar üstlenmesi gerekmektedir. Çünkü gerçek hedef, Türkiye’nin bölgede etkili bir aktör olmasını engellemektir.

“Küçüklü, büyüklü hep bir ağızdan… Dünyaca söylenir türkümüz bizim.” Türk milleti, tarih boyunca birçok coğrafyaya dağılmış olabilir; ama bir ağızdan söylediği bir türküsü vardır: Bağımsızlık. Bu türküyü, emperyalist güçler ne kadar çabalarsa çabalasın kıramaz. Çünkü diz çöken milletler silinir; direnenler iz bırakır. Ağustos ayı, bize bu direnişin sembolüdür. Malazgirt’te Alparslan’ın beyaz kefeni, Dumlupınar’da Mustafa Kemal’in “Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!” emri, bugün bize şunu söylüyor: Korkma, yılma, dik dur.

“Kanundur, değişmez dünyanın seyri; kimsenin kimseye dokunmaz hayrı…” Dünyanın düzeni bellidir: Güçlü olmak zorundasın. Mazlum olmak, haklı olmak, güçlü olmadıkça yetmez. İşte bu yüzden Türk milleti, yüzyıllardır savaştan yılmaz, hak için korkusuzca savaşır. Bize yönelen tehditlere karşı sessiz kalmayız. Çünkü biliriz ki, özgürlük, ancak gerektiğinde can vermeyi göze alanların hakkıdır.

Sınır ötesinde, terörle mücadelede canını hiçe sayan Mehmetçik korkmaz; Çanakkale’de zırhlıları göğsüyle durduran, Sakarya’da, Dumlupınar’da saldıran süvariler korkmamıştır. Çünkü cesaret, Türk’ün özüdür.

“Üç laf etsem Türküm derim; üçünde sana cevabım var bana niçin de…” Bu topraklarda yaşayan her bir ferdin ortak kimliği vardır: Türklük. Türklük, bir karakter meselesidir; cesaretin, adaletin, merhametin ve özgürlüğün harmanlandığı bir kimliktir. “Yetmiş iki buçuk millet içinde işte budur gerçek farkımız bizim” sözü, bu hakikati anlatır.

ABD’nin, İsrail’in ve küresel güçlerin planladığı ekonomik ambargolar, medya operasyonları ve terörle yıldırma taktikleri, bu topraklarda hiçbir zaman amacına ulaşamayacaktır. Türkiye var oldukça, bu coğrafyada yalnızca adalet, bağımsızlık ve milletimizin kudreti hüküm sürecektir.

Ve unutulmasın!
Türk milleti var oldukça, hiçbir kirli plan tutmayacak, hiçbir sömürgeci oyun başarıya ulaşamayacaktır. Tarihin her döneminde mazlumların umudu, zalimlerin korkusu olan bu millet, emperyalizmin zincirlerini defalarca kırmış, kendi küllerinden yeniden doğmuştur. Bugün de değişen hiçbir şey yoktur. ABD’nin ve İsrail’in çizdiği haritalar, masa başında yapılan hesaplar, bu topraklarda sadece kâğıt parçalarından ibarettir. Çünkü bu coğrafyanın gerçek sahibi, bin yıldır burada alın teriyle, kanıyla, inancıyla var olan Türk milletidir.

Biz buradayız!
Bayrağımıza uzanan eller kırılır, vatanımıza bakan gözler kör edilir, milletimize yönelen tehditler ateşle sınanır. Bizim türkümüz, bir şarkı değil; var oluşumuzun simgesidir. Bizim türkümüz, Türk olmanın gururunu, özgürlüğünü ve cesaretini haykırır.

Ve bir kez daha haykırıyoruz: Bu topraklarda hiçbir sinsi oyun başarıya ulaşamaz; Türk milleti var oldukça, Türkiye bölgesinde güçlü, bağımsız ve özgür bir aktör olarak kalacaktır. Onun için diyoruz ki; ABD’nin Haritaları, Türk’ün İradesi Karşısında Kağıttır! Türk’ün 3 bin yıldır hiç değişmeyen Türküsü Bağımsızlıktır. Onun içindir ABD ile İsrail’in Ortadoğu’daki oyunları bozulacak, Türkiye dimdik kalacak! Bu vatan ne PKK’nın ne de onun hem devamı hem de türevi olan YPG’nin değildir. Bu “Vatan Bizimdir” diyen  hangi azınlıkta olursa olsun kendisini Türk sayan vatanseverlerindir!

YÖNETİCİ Aziz Dağtekin

1960 yılında Elazığ'da doğdu. Öğrenimini İstanbulda tamamlayarak gazetecilik mesleğine 1983 yılında başladı. sırasıyla Hergün, Bulvar, Hürriyet ve Türkiye Gazetelerinde muhabirlik ve yazı işleri kadrolarında görev aldı. Basın sektöründen 2006 yılında emekli oldu. Halen idare yeri Adana olan ve Ulusal yayın yapan Netinternet, Ekonet Haber, Eko İntenet Haber sitelerinde Genel Yayın Yönetmenliği ve ekonomi ile alakalı yazı ve yorumlar yazmaktadır. Gazetecilik mesleği yanısara sigortacılık, pazarlama ve finans sektöründe üst düzey yöneticiliklerde bulundu. Sırasıyla İhlas Barter ve Turk Barter'da franchise ve bölge müdürlüğü görevlerinde yer aldı. 2005 yılında Turk Barter'dan ayrılarak Anadolu Barter'ı kurdu. Halen 13'e yakın şubesiyle faaliyet gösteren Anadolu Barter'ın Yönetim Kurulu Başkalığını yürütmektedir. Evli ve 2 çocuk babası olan Gazeteci-Yazar Aziz Dağtekin halen Basın Konseyi üyesi ve Adana'da Kurulu bulunan Çukurova Güreş Vakfı ile Elazığlılar Kültür ve Dayanışma Derneğinin de kurucu üyesidir.

Göz Atmak İster misiniz?

Erdoğan-Putin Zirvesi Çin’de: Kritik Dosyalar Masada

Kremlin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in gelecek hafta Çin’de düzenlenecek Şangay İşbirliği Örgütü toplantısında Cumhurbaşkanı …

Bir yanıt yazın