Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, enflasyonun son 14 aydır aralıksız düştüğüne dikkat çekerek, bu iyileşmenin devam edeceğini belirtti.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde saat 15.57’de başlayan ve yaklaşık iki saat süren Kabine Toplantısı’nda, terör örgütünün silah bırakmasıyla gündeme gelen “Terörsüz Türkiye” hedefi çerçevesinde atılacak adımlar ile yeni dönemin yol haritası ele alındı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine toplantısının ardından ekonomiye dair önemli açıklamalarda bulundu:
ENFLASYON VE EKONOMİK GÖSTERGELERDE İYİLEŞME
Enflasyon 14 aydır aralıksız düşüyor. Temmuz ayında hem yıllık hem gıda enflasyonu son 44 ayın en düşük seviyesine indi. Temel mallarda enflasyon %20,7’ye gerilerken, kiralarda da düşüş başladı. Deprem bölgesindeki çalışmalar tamamlandıkça konut arzını artırmaya yönelik projelerimiz hızlanacak.
Sanayi üretimimiz iyi bir seyir izliyor. KOBİ tanımında yaptığımız değişiklikle daha fazla işletmenin desteklerden yararlanmasının önü açıldı. Merkez Bankası rezervlerimiz Mayıs’tan bu yana hızlı bir artış göstererek 169 milyar dolara ulaştı.
Ana muhalefetin kışkırtmalarına rağmen kamu işçileriyle yürütülen görüşmeler uzlaşıyla sonuçlandı. Önemli iyileştirmeler içeren protokolün hem kamu işçilerimize hem de çalışma hayatımıza hayırlı olmasını diliyorum.
Erdoğan’ın açıklamalarından diğer ayrıntılar şöyle:
BALIKESİR DEPREMİ
Aziz milletim, değerli basın mensupları, sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Sizlerle birlikte televizyon ekranları, radyo kanalları ve sosyal medya platformları vasıtasıyla bizleri takip eden tüm vatandaşlarıma saygılarımı gönderiyorum.
Sözlerimin hemen başında, dün akşam saatlerinde Balıkesir Sındırgı ilçemizde meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Enkazdan çıkarıldıktan sonra vefat eden bir vatandaşımıza Allah’tan rahmet, hastanelerde tedavileri süren 6 kardeşimize acil şifalar diliyorum.
Depremin haberini alır almaz İçişleri Bakanımızı ve Sağlık Bakanımızı hiç vakit kaybetmeden ilçemize yönlendirdik. Kabinemizin tüm üyelerini teyakkuza geçirdik. Biz de yürütülen çalışmaları anbean takip ettik. Arama kurtarma çalışmaları tamamlandı. Hasar ve zarar tespit çalışmaları sürüyor. Bakan arkadaşlarımız kendi alanlarıyla ilgili bilgileri çok şeffaf bir şekilde kamuoyumuzla paylaştılar. Devletimizin tüm kurumları depremden etkilenen vatandaşlarımızın yanındadır.
“KENTSEL DÖNÜŞÜMDE HERKES ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI”
Yaşanan her deprem ve sarsıntıyla depreme hazırlık konusunun önemini tekrar hatırlıyoruz. Hükümetimizin kentsel dönüşüm başta olmak üzere yapı stokumuzun yenilenmesi noktasındaki gayretleri bilinmektedir. Ancak hep söylediğimiz gibi bu merkezi idarenin tek başına altından kalkabileceği bir yük değildir. İktidarı, muhalefeti, yerel yönetimleri ve elbette şehir sakinleriyle beraber el ele verip bu mücadeleyi seferberlik ruhuyla yürütmemiz şart.
Bu konuda artık bir mutabakat oluşmalı. İdeolojik önyargılar terk edilmeli. Herkes elini taşın altına koymaktan kaçmamalıdır. Biz bunu sağlamak için her türlü iş birliğine açığız. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten muhafaza eylesin diyorum.
EREN BÜLBÜL VE FERHAT GEDİK’İN ŞEHADETİNİN YILDÖNÜMÜ
Aziz milletim bugün henüz 15 yaşındayken şehit olan Eren Bülbül evladımız ile Jandarma Astsubay Ferhat Gedik’in şehadetlerinin 8. yıl dönümü. Vatan için, bayrak için toprağa düşen bu iki kahramanımızı bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE HEDEFİMİZE MUTLAKA ULAŞACAĞIZ”
Şehitlerimizin uğruna hayatlarını feda ettikleri mukaddes emanetlere sahip çıkmaya inşallah devam edeceğiz. Terörsüz Türkiye hedefimize mutlaka ulaşarak kahraman şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakarlıklarının boşa gitmediğini göstereceğiz. Geçen hafta bu hedefe giden yolda anlamlı bir adım daha atıldı.
Muhalefet partilerinin de katılımıyla kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, milli iradenin tecelli merkezi olan meclisimizin süreci sahiplenmesi ve desteklemesi bakımından son derece kıymetliydi. Bu sahiplenmenin gerçekleşmesinden memnuniyet duyuyoruz. Komisyonun ilk iki toplantısında kararların oy birliğiyle alınması ise ümit verici bir başka gelişmeydi. Bu yapıcı yaklaşımın sürdürülmesini temenni ediyoruz.
“TÜRKİYE, HEPİMİZİN ORTAK YURDUDUR”
İlk günden beri bu konuda tavrımız gayet nettir. Milli meselelerde milli duruş sergilemesi siyaset kurumunun millete karşı görevidir. Türkiye hepimizin ortak yurdudur. Bu devlet Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Alevisi ve Sünnisiyle 86 milyonun her bir ferdinin devletidir. Her karışında bir şehidin yattığı bu topraklar bizim ebedi vatanımızdır. Siyasi görüşlerimiz, hayat tarzlarımız, kökenlerimiz, fikirlerimiz farklı olsa bile hepimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin asli sahipleriyiz, aynı evin fertleriyiz.
Ne farklılıklarımız ne siyasi rekabetimiz ne de günlük tartışmalar bunun önüne geçemez, geçmemelidir. Hiçbirimiz buna izin vermemeliyiz. 86 milyonun bekasını, güvenliğini, huzurunu ve istikbalini ilgilendiren böyle bir meselenin çözümünde sorumluluk sahibi herkesin katkısını, desteğini, yol gösterici eleştirisini bu bakımdan ayrıca önemsiyoruz.
“KOMİSYONUN ÇALIŞMALARINA HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERİYORUZ”
Komisyon çalışmalarında mühim tercihinin çok iyi yapılması, süreci enfekte edecek söylemlerden uzak durulması şüphesiz çok mühimdir. Milletin yeşelen umutları ümit ederiz gündelik siyasetin mevzi kazanma hesaplarına kurban edilmez. Terörden ilahi kurtulmamız için Türkiye’nin önünde bir fırsat penceresi aralanmıştır. Bunu ziyan etmenin vebali ağır olacaktır. Komisyonun milletimizin beklentilerine uygun şekilde terörsüz Türkiye çabalarının başarısı için üzerine düşeni layıkıyla yapacağına inanıyorum.
Gerek Cumhur İttifakı gerekse hükümet olarak bizler de komisyonun çalışmalarına her türlü desteği veriyoruz. Cuma günü Milli Savunma ve İçişleri Bakanımız ile Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanımız komisyona kapsamlı sunum yaptılar. Üyeleri bilgilendirdiler, soruları açık yüreklilikle cevapladılar. Hep beraber akan kanı durduralım, acıyı, gözyaşını dindirelim, milletimize karşı mesuliyetimizi hakkıyla yerine getirelim istiyoruz. Milli Değenişme, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun bir kez daha hayırlara vesile olmasını diliyorum.
CUMHURBAŞKANLIĞI GÖREVİNDE 11 YIL
Değerli basın mensupları, Dün Cumhurbaşkanı olarak milletimize hizmet yolunda 11. yılımızı Allah’a hamdolsun alnımızın akıyla tamamladık. Bu vesileyle siyaset sahnesine ilk adım attığımız andan itibaren duasını, desteğini, vefasını bizden esirgemeyen aziz milletime teşekkür ediyorum. Türkiye’nin her metrekaresini eserlerle donatmamıza yardımcı olan her bir kardeşime de minnettarlığımı ifade ediyorum. Hem halkımızın hem de hakkın huzuruna görevini yapmış olmanın gönül rahatlığıyla çıkmanın derdindeyiz.
İki günü birbirine eşit geçen ziyandadır buyruğunu kendimize şiar edinerek gece gündüz demeden çalışıyoruz. Ülkemizin neresinde yaşarsa yaşasın hizmetlerimizden istifade etmiş bir vatandaşımızın şöyle kalbinden koparak ettiği Allah ondan razı olsun duası bizim için en büyük şereftir, en büyük bahtiyarlıktır. Milletimizin güvenine ve hayır duasına mazhar olabilmek adına içeride ve dışarıda çok katmanlı bir mücadele içindeyiz.
KABİNE TOPLANTISI VE YOĞUN ÇALIŞMA DÖNEMİ
Değerli arkadaşlar, bu anlayışla son kabine toplantımızdan bu yana durmadan dinlenmeden koşturduk. 29 Temmuz’da yüksek düzeyli stratejik iş birliği konseyi 5. toplantısı münasebetiyle Kazakistan Cumhurbaşkanı Sayın Tokayev ve heyetini Ankara’da misafir ettik. Ziyaret vesilesiyle farklı alanlarda toplam 20 anlaşma imzaladık. Ticaret hedefimiz olan 15 milyar dolara ulaşmakta kararlıyız. Buradan değerli kardeşim Tokayev’e bir kez daha selamlarımı iletiyor, kendisini ağırlamaktan duyduğum memnuniyeti tekrar belirtiyorum.
AFRİKA İLE STRATEJİK ORTAKLIKLAR
20 yıldır titizlikle hayata geçirdiğimiz Afrika açılımı ve Türkiye–Afrika ortaklık politikalarımızın meyvelerini çeşitli alanlarda topluyoruz. Örneğin 2002 yılında kıtada 12 büyükelçiliğimiz varken bugün bu sayı 44’e yükseldi. Ankara’daki Afrika büyükelçiliklerinin sayısı ise 38’e ulaştı. 2002 yılında 4,3 milyar dolar olan ticaret hacmimiz, 2024 yılı sonunda 36,6 milyar dolara çıkarak 9 kat arttı. Türk müteahhitleri Afrika’da toplam 97 milyar dolar değerinde 2031 proje üstlendi. Ülkemizin Afrika’daki yatırımları 67 milyon dolardan 10 milyar dolara ulaştı.
KAZAN KAZAN ANLAYIŞI VE GELECEK ADIMLAR
Geçmişinde sömürgecilik utancı bulunmayan bir ülke olarak, kazan-kazan anlayışına dayalı bir iş birliği modelinin mümkün olduğunu tüm dünyaya gösterdik. Kıtaya beyaz adamın gözünden bakan, içimizdeki sömürgeleştirilmiş kafalara rağmen bütün bunları başardık. Şimdi bunu karşılıklı ziyaretlerle bir üst aşamaya taşıyoruz. Gabon Cumhurbaşkanı Sayın Nigama’nın 31 Temmuz’daki ziyareti ve Senegal Başbakanı Sayın Ousmane Sonko’nun 7 Ağustos’taki ziyareti, Afrikalı kardeşlerimizin de aynı iradeyi paylaştığını gösterdi.
AFRİKA İLE İMZALANAN ANLAŞMALAR VE ÜÇLÜ İŞBİRLİĞİ ZİRVESİ
Gabon’la 8, Senegal’le 4 olmak üzere toplam 12 anlaşma imzalandı. 1 Ağustos Cuma günü İtalya Başbakanı Sayın Meloni ile Libya Başbakanı Sayın Dibeybe’i İstanbul’da misafir ettik. Üçlü işbirliği zirvemizde her üç ülkeyi ilgilendiren konuları ele aldık.
FİLİSTİN VE GAZZE MESELESİ
Hafta sonu Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile bir telefon görüşmesi yaparak İsrail’in Gazze’ye yönelik yeni işgal planlarını değerlendirdik. Türkiye’nin bu konudaki kararlı duruşunu Sayın Abbas’a ifade ettim. Netanyahu ve katliam şebekesinin siyasi ömürlerini uzatmak uğruna bölgemizi daha büyük felaketlere sürüklemelerine izin vermeyeceğiz. Konsey Dönem Başkanı sıfatıyla İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanlarını olağanüstü toplantıya çağırdık. Gazze’deki vahşeti durdurmak, açlıktan kırılan Gazzeli kardeşlerimize insani yardımları kesintisiz ulaştırmak için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Gazze’ye umut ışığı olabilmek için devletimizin tüm imkanlarını ve diplomatik kapasitemizi seferber etmiş durumdayız.
TÜRKİYE’NİN KARARLI TUTUMU
Terör Devleti İsrail’in Filistinli kardeşlerimize yönelik vahşeti, barbarlığı, kıyımı, işkencesi, zulmü karşısında en net tepkiyi veren ülke Türkiye’dir. Sivil toplum kuruluşlarımız, vakıflarımız, derneklerimiz başta olmak üzere milletimiz de Gazze halkını asla yalnız bırakmıyor. Buna 50 bin genç arkadaşımızın katıldığı Türkiye Gençlik Vakfı Yaz Okulları finali programında bizzat şahit olduk. Gözleri ümitle, sevgiyle, imanla ışıldayan genç kardeşlerimin varlığı bize hem umut verdi hem de bizleri çok farklı dünyalara götürdü.
GENÇLİĞİN ROLÜ VE GAZZE’YE DESTEK
Vicdanıyla, ahlakıyla, ufkuyla, özgüveniyle ve başarılarıyla gurur kaynağımız olan gençlik, adeta kükremişsel misali gümbür gümbür geliyor. Hem TÜGVA’daki genç kardeşlerime hem de Cumartesi günü temiz yürekleriyle Gazzeli Müslümanlar için Beyazıt’tan Ayasofya’ya yürüyen on binlerce kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Rabbim, Gazze’nin huzura, barışa, özgürlüğe kavuştuğu o günleri görmeyi bizlere nasip eylesin.
GÜNEY KAFKASYA’DA BARIŞ SÜRECİ
Cumartesi günü ayrıca Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik. 30 yıllık işgalin ardından Karabağ’ın özgürleşmesiyle bölgemizde yeni bir dönem başlamıştı. 8 Ağustos’ta Washington’da varılan mutabakat, Güney Kafkasya’da kalıcı barışa giden yolda tarihi bir adım oldu. Azerbaycan’a yönelik kısıtlamaların gündemden düşmesi de sevindirici. Bütün bunlardan duyduğumuz memnuniyeti İlham kardeşime ifade ettim ve Türkiye’nin her zaman yanlarında olacağını vurguladım.
ERMENİSTAN VE BÖLGESEL İŞBİRLİĞİ
Bugün aynı konuyu Ermenistan Başbakanı Sayın Paşinyan ile de görüştük. Barış ortamının tesisiyle birlikte kara ve demir yollarının ihyası, sınır kapılarının açılması ve ticaretin serbest akışı, bölgedeki tüm ülkelerin menfaatine olacaktır. Yarın ise Gürcistan Cumhurbaşkanı Sayın Kavelaşvili’yi Ankara’da ağırlayacağız.
BÖLGESEL BARIŞ VE GÜVENLİK VİZYONU
Balkanlardan Kafkasya’ya, Afrika’dan Orta Asya’ya, bu coğrafyada sükûnun hâkim olması için mücadelemizi sürdüreceğiz.
YAŞ KARARLARI
Türk Silahlı Kuvvetlerimiz için kritik önemdeki Yüksek Askerî Şura’nın 2025 yılı toplantısını 5 Ağustos Salı günü başarıyla gerçekleştirdik. Şura kararlarıyla terfi eden, görev süreleri uzatılan ve yeni görev yerlerine atanan subaylarımızı tebrik ediyorum. Emekliye ayrılan subaylarımıza ise devletimize yaptıkları hizmetler için teşekkür ediyorum.
EKONOMİ VE İŞ DÜNYASI BULUŞMALARI
Bu yıl 40. yaşını kutlayan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) 38. Olağan Genel Kurulu’nda iş dünyamızla bir araya geldik.
ARKEOLOJİ VE KÜLTÜREL MİRAS ÇALIŞMALARI
Uluslararası Arkeoloji Sempozyumu ve Arkeolojinin Altın Çağı Sergisi vesilesiyle arkeologlarımızı Külliye’de ağırladık. 65 yıl önce ülkemizden kaçırılan Marcus Aurelius bronz heykeli, yoğun çabalar sonucu ana vatanına döndürülerek sergide yerini aldı. Arkeolojiye ilgi duyan tüm vatandaşlarımızı Millet Kütüphanesi’ndeki sergilerimize davet ediyorum.
TURİZMDE REKOR GELİR
2025 yılının ilk 6 ayında 25,8 milyar dolarla tüm zamanların turizm gelir rekoru kırıldı. Bu, geçen yılın aynı dönemine göre %7,6 artış anlamına geliyor. Aynı dönemde 26 milyon 389 bin ziyaretçi ağırlandı. Yabancı turistlerin gecelik harcaması %10 artarak 121 dolara çıktı. Yıl sonu hedefimiz olan 64 milyar dolar turizm gelirine emin adımlarla ilerliyoruz.
Aziz milletim, basınımızın değerli mensupları; burada özetin özeti olarak aktardığım başlıklar bile, ülkemizin gerçek gündeminin ne denli dikkat gerektirdiğini göstermeye yeterlidir.
TÜRKİYE YÜZYILI VE KARARLI MÜCADELEMİZ
Üst kıtanın merkezinde yer alan Türkiye, farklı cephelerde gelecek asrını şekillendirecek zorlu bir mücadele yürütmektedir. Biz buna Türkiye Yüzyılı’nın inşası mücadelesi diyoruz. Bir kere daha açık ve net söylüyorum: Türkiye’nin yükselişine Allah’ın izniyle kimse engel olamayacaktır. Ülkemizin çeşitli oyunlarla denklem dışına itilmesine asla izin vermeyeceğiz.
İÇ VE DIŞ TEHDİTLERE KARŞI MÜCADELE
Ne yazık ki, bu zorlu yolculukta karşımıza sadece dış düşmanlarımız değil, onların içerideki uzantıları ve taşeronları da çıkmaktadır. 2002’de AK Parti’nin iktidara gelmesiyle imtiyazları kaybeden çevreler, kaybettiklerinin rövanşını almak için hükümete, devlete ve milletin kurumlarına saldırmaktadır.
ELEŞTİRİYE AÇIKLIK, 5. KOL FAALİYETLERİNE KARŞI TAVIR
Şahsımız dahil kimse eleştirilemez değildir. Yapıcı eleştirileri dikkate aldık ve değerlendiriyoruz. Ancak eleştiri bahanesiyle 5. kol faaliyetlerine rıza göstermedik. Devletin itibarını ve milletin kazanımlarını hedef alanlara karşı gerekeni yapmayı ilke edindik.
SİYASİ REKABET VE YIKIM SİYASETİ
Son haftalardaki tartışmalar, Türkiye’nin en büyük sorununun siyasi rekabetin yıkım siyasetine dönüşmesi olduğunu gösterdi. LGS sonuçları üzerinden İmam Hatip okullarına yönelik linç kampanyası, Bursa’daki okul tebrik mesajının çarpıtılması ve gençlerin umutlarıyla oynanması bunlardan sadece birkaçıdır. İddiaların yalan çıkması üzerine özür yerine suskunluk tercih edildi.
KUMPAS İDDİALARI VE YARGIYA GÜVEN
Manavgat’taki rüşvet skandalını örtbas etmek için emniyet ve yargı mensuplarına kumpas iftirası atıldı. Elinizde somut deliller varsa mahkemeye başvurun dedik; ancak geri adım attılar. Bu yıpratma kampanyasında hedef yalnızca hükümet değil, çocuklarımız, gençlerimiz, devletimiz ve milletimizin hizmetleridir.
SORUŞTURMA VE ADALET SÜRECİ
Şu an yargıya intikal etmiş soruşturma dosyasında birçok iftira atılıyor; basın etiği, gazetecilik ilkeleri, siyasi sorumluluk, insan onuru gibi kavramlar hiçe sayılıyor. Oysa ortada çok açık bir gerçek var: Suçu bir yıl önce tespit eden, şikayet eden ve yargıya taşıyan devletimizin kurumlarıdır.
OPERASYONLAR VE HUKUKİ SÜREÇ
Soruşturma kapsamında 220 şüpheli hakkında adli işlem başlatılmış, 199’u için kamu davası açılmıştır. İki dalga halinde yürütülen operasyonlarda 37 kişi tutuklanmış, 150 kişi adli kontrol altında tutulmaktadır. Tıpkı İstanbul merkezli yolsuzluk soruşturmasında olduğu gibi, devletimiz milletin hakkını yiyenlere karşı acımasız davranmış ve hepsini adalete teslim etmiştir.