Aybüke Türk Haber "Habere Bozkutça Bakış"
Donald Trump, İsrail ile İran arasında süregelen gerginliğe dair yaptığı son açıklamayla dikkatleri yeniden üzerine çekti. Eski ABD Başkanı, yaptığı sürpriz değerlendirmede iki ülkenin “yakında barışacağını” iddia etti. Devam eden askeri saldırılar, karşılıklı misillemeler ve uluslararası diplomatik gerilimlere rağmen Trump, bölgede barış umutlarının yeşerdiğini öne sürdü.
Açıklamasında, perde arkasında yürütülen diplomatik görüşmelere işaret eden Trump, “Taraflar barışa her zamankinden daha yakın” ifadelerini kullandı. Bu sözleri sosyal medyada kısa sürede viral hale geldi. Twitter’da “#TrumpBarışı” ve “#OrtadoğuAteşkesi” gibi etiketler trend olurken, kullanıcılar Trump’ın açıklamasını kimi zaman alaycı, kimi zaman umut dolu mesajlarla yorumladı.
Trump’ın sözleri bölgedeki mevcut durumu göz önüne alındığında hem şaşırtıcı hem de tartışmalı bulundu. Zira İsrail ile İran arasında son günlerde artan füze saldırıları ve askeri hedeflere yönelik operasyonlar dünya kamuoyunun endişeyle izlediği bir kriz ortamı yaratmış durumda. ABD’nin daha önce İsrail’in İran’a yönelik geniş çaplı bir operasyon talebine sıcak bakmadığı biliniyor. Bu çerçevede Trump’ın barış çıkışı, bir yandan diplomatik baskı unsuru olarak değerlendirilirken, diğer yandan küresel kamuoyuna yönelik bir “iyimserlik sinyali” olarak da yorumlandı.
Sosyal medya kullanıcılarının büyük bölümü, Trump’ın açıklamalarının gerçek bir diplomatik sürece mi dayandığını yoksa siyasi bir manevra mı olduğunu sorguluyor. Şu ana kadar herhangi bir resmi görüşme ya da anlaşma taslağına dair somut bilgi paylaşılmadı. Trump’ın “görüşmeler sürüyor” ifadesi, kamuoyuna kapalı, kulis düzeyindeki temaslara işaret ediyor olabilir. Ancak sıcak çatışmaların sürdüğü bir dönemde barış mesajı vermesi, gündeme adeta bomba gibi düştü.
Trump’ın bu açıklaması, kriz yorgunu bir dünyaya umut satışı mı yoksa gerçekten perde arkasında şekillenen yeni bir denklemin ilk sinyali mi? Bu sorunun yanıtı henüz net değil. Ancak bir kez daha açık olan şu ki; Donald Trump, Ortadoğu’daki en karmaşık krize tek cümleyle damga vurmayı başardı.
