Türkiye’nin ilk insansız savaş uçağı Bayraktar KIZILELMA, Sinop açıklarında gerçekleştirilen kritik testte tarihî bir başarıya imza attı. KIZILELMA, havacılık tarihinde ilk kez görüş ötesi havadan havaya füze kullanarak jet motorlu bir hava hedefini başarıyla vurmayı başaran insansız savaş uçağı olarak kayıtlara geçti.
ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, milli imkanlarla geliştirilen ASELSAN MURAD AESA Radar’ın bu başarıdaki önemine dikkat çekerek şu değerlendirmede bulundu:
“Milli taarruz irademizle şekillenen, milli beka anlayışımızla çeliğini bulan ve yine milli kabiliyetlerle geliştirilen arayıcı başlığa sahip Gökdoğan füzemiz, hedefi tam isabetle vurdu. Türkiye artık göklerde yalnızca iz süren değil, iz bırakan bir ülke konumuna gelmiştir.”
Akyol, testten sonra yaptığı açıklamada, bu başarının dünya havacılık tarihi açısından da bir ilk olduğunu vurguladı. Bir insansız savaş uçağının ilk kez havadan havaya angajmanla füze atışı gerçekleştirdiğini belirterek şöyle devam etti:
“Bugün yalnızca bir test yapmadık; milletimizin hayalini gerçeğe dönüştürdük. Kızılelma, görünmez gökyüzü nöbetçisi olarak dünya tarihine adını yazdırdı.”
Gökdoğan Füzesi Hedefi Yok Etti
ASELSAN’ın 50. yılına denk gelen bu başarının kendileri için ayrı bir gurur kaynağı olduğunu söyleyen Akyol, milli savunma ekosisteminin gücünü bir kez daha gösterdiklerini dile getirdi:
“Milli mühendislikle geliştirilen Gökdoğan füzemiz, hedefi tam isabetle imha etti. Türkiye artık göklerde daha güçlü ve daha kararlı bir duruş sergiliyor.”
Akyol, testin Türkiye’nin tam bağımsız savunma vizyonunun altını çizdiğini ifade ederek, “Bu başarı, komşularımıza da Türkiye’nin kararlılığını açıkça göstermektedir.” dedi.
Konuşmasında şehitleri anan Akyol, Karadeniz’den “İyi ki varsın Eren” mesajını göndererek Türk Silahlı Kuvvetleri, Baykar, ASELSAN, Roketsan ve TÜBİTAK’a teşekkür etti.
Güvenlik Uzmanı Dr. Eray Güçlüer de daha önce katıldığı bir televizyon programında, Türkiye’nin 5. nesil muharip uçağı KAAN’a ilişkin dikkat çeken bilgiler paylaşmıştı. Güçlüer, KAAN için özel olarak geliştirilen yeni radar teknolojisinin dengeleri değiştirecek güçte olduğunu söyleyerek önemli bir detay açıkladı.
Güçlüer, MURAD AESA 100 radarının F-35’i yaklaşık 150 kilometreden tespit edebildiğini hatırlatarak, KAAN için üretilen yeni radarın F-35’i tam 300 kilometre mesafeden teşhis edebildiğini belirtti:
“KAAN için geliştirdiğimiz yeni uçak radarı, 300 kilometre uzaklıktaki F-35’i teşhis edebiliyor.”
Bu kabiliyetin stratejik üstünlük sağladığını belirten Güçlüer, F-35’in mevcut mühimmatlarının bu menzile erişemediğini vurguladı:
“F-35’in üzerinde şu an 300 kilometrelik menzile sahip bir füze bulunmuyor. Bu da KAAN pilotunun, angajman menziline girmeden tehdidi tespit edebilmesi anlamına geliyor.”
Aybüke Türk Haber "Habere Bozkutça Bakış"