Aziz DAĞTEKİN Yazdı
Bu gün tarih 29 Mayıs 1453… İstanbul’un fethi…
Tarihin akışı değişti, toprak değil, zaman fethedildi.
Taşlar yıkıldı, surlar aşıldı ama aslında gönüllerdeki kilitler kırıldı.
İstanbul’un Fethi, sadece bir şehrin alınması değildi; bir ümmetin, asırlık uykusundan secdeyle doğrulduğu bir yeniden dirilişti.
Fatih Sultan Mehmed Han…
Henüz 21 yaşında, çağları aşan bir dehâ, Kur’an’la yoğrulmuş bir ruh, Peygamber müjdesine âşık bir yürek…
O, sadece İstanbul’u fethetmedi.
O, ümmetin hayallerini, dualarını, seccadelerde titreyen ümidi tarihle buluşturdu.
Fetih; toprakların değil, teslim olmuş kalplerin zaferidir.
Fetih; “Ya ben şehri alırım, ya şehir beni!” diyen yüreğin Allah’a adanmışlığıdır.
Fetih; mazluma güven, zalime korkudur.
Ve fetih, yalnızca geçmişin değil, geleceğin de pusulasıdır.
Bugün, bir soru zamanıdır. Ümmet nerede?
Ey ümmet-i Muhammed!
Fetih, İstanbul’da kalmadı. Fetih bir ruhtu, bir kıvılcımdı. Ve o kıvılcım şimdi Kudüs’te, Gazze’de, Arakan’da, Doğu Türkistan’da; dualar gibi gökyüzüne yükseliyor.
Kudüs…
Peygamberlerin ayak bastığı şehir.
Bugün zincir altında.
İşgalin karanlığında bir sabah ezanına hasret.
Gazze…
Çocukların feryadıyla yankılanan bir direniş yurdu.
Kurşunla yoğrulmuş ama imanı yıkılmamış bir toprak.
Arakan, Keşmir, Türkistan…
Adı unutulan, sesi bastırılan, gözyaşıyla anılan coğrafyalar.
Ve hepsi bir Fatih bekliyor…
Ama bil ki bugün Mehmed gelmeyecek, Mehmed olmak gerekecek.
İstanbul’un fethi, bir sabah namazında secdeye kapanan yüreğin zaferidir.
Bugünün fetihleri ise, önce içimizde başlamalı.
Zulümle değil, adaletle; öfkeyle değil, merhametle; bölünmeyle değil, vahdetle…
Kudüs’ün özgürlüğü İstanbul’un ruhunda gizlidir.
Gazze’nin dirilişi, Fatih’in izinden yürüyen yüreklerin ellerindedir.
Mazlum coğrafyalar, ümmetin yeniden uyanışını beklemektedir.
Ey ümmet!
İstanbul düşerse dünya düşer…
İstanbul doğrulursa ümmet ayağa kalkar…
Ve İstanbul’un fethi; hala ümmete “uyan!” diye haykırır.
Fatihler doğmaz, hazırlanır.
Mekke’nin sabrı, Medine’nin birliği, İstanbul’un secdesiyle hazırlanır.
Bugün çocuklarımıza zırh değil, ilim kuşandıralım.
Top değil, dua ve bilgiyle yoğrulmuş bir bilinç verelim.
Yeni çağları, yeni adaletleri, yeni umutları birlikte inşa edelim.
Ey aziz millet!
Ey ümmetin şanlı mirasçıları!
İstanbul’un fethi, geçmişin zaferi değil; geleceğin müjdesidir.
Bugün Kudüs’ün, Gazze’nin, Arakan’ın, tüm mahzun İslam beldelerinin yeniden özgürlüğü, Fatih ruhunu kuşanmış yüreklerin ayağa kalkmasıyla mümkündür.
Bu vatanı bizlere ebedi yurt kılan başta Fatih Sultan Mehmed Han olmak üzere, tüm şehit ve gazilerimizi rahmetle, minnetle yâd ediyoruz. Onların izinde yürümek, sadece anmakla değil, onların davasını omuzlamakla olur.
Ey İstanbul!
Sen fetihle doğdun, ümmete umut oldun.
Bugün de Kudüs’e, Gazze’ye, tüm mazlumlara kardeş ol!
İstanbul’un Fethi kutlu olsun!
Fetih ruhu yüreklerde yeniden doğsun!